ChannelPro » Kindle Books Now Outselling Paperbacks at Amazon

Kindle Books Now Outselling Paperbacks at Amazon

ToplumDüşmanı

Analiz 2

MERKEZ SOLDA SEÇİM İTTİFAKI

- 7 soru / 7 yanıt -
“Seçim İttifakı” niçin gerekli?
Türkiye'de rejimin temel dayanakları tehdit altındadır. AKP iktidarı her fırsatta Cumhuriyetin temellerine saldırmakta, bunu da demokrasi olarak pazarlamaktadır.
Hiç kendimizi kandırmayalım.. AKP, laik ve demokratik Cumhuriyet düzeniyle barışık değildir. “Türban” ve “imam hatip” odaklı çağdışı bir “siyasal İslam” anlayışı vardır. “Ilımlı İslam” görüntüsüyle topluma, bu anlayışını dayatmanın peşindedir.
Lafı uzatmaya gerek yok.. Cumhuriyet düzeninin yerini daha İslami bir yapıya bırakması vaktinin geldiğini söyleyen bir kişinin Başbakanlık Müsteşarlığı koltuğunda ısrarla oturtulması, AKP’nin laik rejim karşıtlığının en açık göstergesidir.
Cumhuriyetin temellerine yönelik AKP saldırıları, Türkiye’nin ulusal birliğini de zedelemektedir. Mevcut saldırı ortamı, ülkenin etnik ve dini cemaat temelinde parçalanmasına dönük iç ve dış zorlamaları tetiklemektedir.
Ulusal birliğimize, laik ve demokratik Cumhuriyet düzenimize kasteden bu saldırıları boşa çıkartmak zorundayız.
Bunun için hiçbir rejim zorlamasına girmeden, demokrasiyi zedelemeden yeni seçenekler ortaya koymamız gerekmektedir. Seçim ittifakları böylesi bir seçenektir.
Nasıl bir seçim ittifakı yapılmalı?
Benim önceliğim, merkez solun yapacağı seçim ittifakıdır. Ancak, merkez sağın da kendi içinde seçim ittifakı yapması kaçınılmazdır.
Türkiye’de hem merkez sol, hem de merkez sağ siyaset sahnesindeki etkisini büyük ölçüde yitirmiş durumdadır. Bu etkinin yeniden kazanılması, merkez sol ile merkez sağın siyaset sahnesindeki yerlerini yeniden güçlü bir biçimde almaları yaşamsaldır.
Türkiye’de merkez sol ve merkez sağın yarıştığı eski seçimlerde, ülkeyi yetkili demokratik kurumlar aracılığıyla kimin yöneteceği belirlenirdi. Ancak 2002’de AKP, seçmenin üçte birinin oyuyla TBMM’nin üçte ikisini ele geçirince bu durum değişti. Şimdi bu kurumların kurtarılması gerekiyor.
Merkez solda ve merkez sağda yapılacak seçim ittifakları gerçekleştiğinde, öncelikle laik ve demokratik Cumhuriyet düzeninin korunması güvenceye kavuşacaktır. Ötesinde, Türkiye’yi Ortadoğu’daki Amerikan planlarına boyun eğdirmeye dönük oyunlar da bozulacaktır.
Seçim ittifakları hem merkez solun, hem de merkez sağın kaçınamayacağı tarihsel görevidir.
Merkez sol ve merkez sağ birlikte ittifak yapamaz mı?
Hiç kuşkusuz,Cumhuriyetin laik ve demokratik ortak paydasında buluşanlar, sol-sağ ayrımı yapmadan ortak tavır almalı, eylem birliği yapmalıdır. Bu, laik rejimi İslamileştirmek amacını güden, iktidar olanaklarını da bu amaç doğrultusunda kullanan AKP tehlikesine karşı zorunludur.
Ancak böylesi bir birlik, solu ve sağı birlikte kucaklayan bir seçim ittifakı temelinde olmamalıdır. Olamaz da..
Olmamalıdır, çünkü merkez sol ve merkez sağın birlikte seçim ittifakı yapması, AKP'yi olduğundan ve hakettiğinden daha fazla güçlendirir.
MHP, DYP, ANAP gibi sağ partileri düşünelim. Bu partilere oy veren ya da verecek kitleler, merkez soldaki CHP, DSP ve SHP ile birlikte seçim ittifakı yapılması halinde bütünüyle bu ittifaka mı oy verirler, yoksa küçümsenmeyecek bir bölümüyle AKP'ye mi yönelirler?
Bu durumda AKP, oylarının arttırması yanında, ülkenin temel bir gücüymüşcesine kendisini pekiştirmiş olur. Oysa AKP, günümüzdeki konjoktürel iktidar konumuna karşın gerçekte marjimal bir siyasal akımdır. Dinci akımı yeniden marjinalleştirmenin yolu, siyasette merkez sol-merkez sağ eksenli temel dengeyi yeniden kurabilmektedir.
Bu denge kurulamazsa, marjinal dinci akımın karşısında alternatif olarak ırkçılık temelindeki bir başka marjinal akımın alternatif haline gelmesi tehlikesiyle de karşı karşıya kalınır..
Merkez sol ile merkez sağın seçim ittifakı, olmamasının ötesinde olacak bir iş de değildir. Kamuoyu yoklamaları MHP ve DYP'nin baraj sorunu kalmadığını, kendi, güçleriyle ilk seçimde parlamentoya girecekleri yönündedir.
Bu koşullarda bu partilerin, kimin gönlünden geçerse geçsin, tabanlarının bir bölümünü AKP'ye kaptıracakları ittifak modellerine itibar etmeleri düşünülemez. Böylesi bir beklenti gerçekçi değildir.
Merkez sol kendi başına başarılı olabilir mi?
Türkiye'nin sola ihtiyacı vardır. Sadece neo-liberal kapitalist düzenin acımasızlıklarına karşı “vicdan” görevi yapması için değil, üniter ve laik yapısıyla çağdaş uygarlık düzeyine ulaşması için de Türkiye'nin sola ihtiyacı vardır.
Sağdaki tek parti iktidarları ve sağın alternatifinin sağ olduğu bir siyaset tablosu, Türkiye'nin üzerinde oynanan oyunların bozulmasını sağlamaz. Ancak solun da, bugünkü görünümüyle bu çarpık siyaset tablosunu değiştirecek gücü bulunmamaktadır. Kamuoyu yoklamalarında sol, hala birinci parti konumunu sürdüren AKP'nin çok gerisindedir.
Merkez soldaki hiç bir parti bugünkü görüntüsüyle, geleceğin iktidarı olarak halka güven verecek konumda değildir. Birbirlerine sağlayabilecekleri tek üstünlük, 1999 ve 2002'de olduğu gibi, birinin seçim barajını aşabilmesidir.
Solun bu durumu, 12 Eylül 1980 sonrasında kapatılan CHP'nin yerine kurulan sol partilerde siyasetin kişiselleştirilmiş olması nedeniyledir. Yirmi yılı aşkın süredir Türk merkez solunda ilkeler unutulmuştur. İlkelerin yerine kişilerin “sen-ben” kavgaları geçmiştir.
Gelinen nokta hepimizin gözünün önündedir. Merkez sol oylar yüzde 40'lardan yüzde 20'lere düşmüş ve sol iktidar yarışının dışında kalmıştır. Bu yarışta merkez solun yerini, etnik ve dini cemaat temelindeki marjinal siyasi yapılar almıştır.
Merkez solun gerilemesi, demokrasinin sağlıklı olarak işlemesini tehlikeye sokacak bir gelişmedir. Merkez sol ve merkez sağ ekseni yerine, etnik ve dini cemaat temelindeki iktidar yarışı ise ülkenin ve ulusun birliği bakımından ciddi sakıncalar içermektedir.
Çözüm, merkez solun ve merkez sağın siyaset sahnesindeki yerlerini yeniden güçlü bir biçimde almasıdır.
Merkez sol düşündüğünüz sıçramayı yapabilir mi?
Türkiye'nin içinde bulunduğu koşullar sola yeniden ivme kazandıracak içeriktedir.
AB ile ilişkiler, bitmek tükenmek bilmeyen ödünler sonrasında tıkanmış gibidir. ABD ile ise ilişkilerimiz, özellikle bulunduğumuz coğrafyada hemen yanı başımıza taşınan boyutuyla baş ağrıtmaktadır. Bu ilişkilerde “ulusalcılık-küreselcilik dengesini” kurmak solun işidir.
Ancak bu kendiliğinden olacak bir iş değildir. Merkez sol, siyaset sahnesinde yeniden iddialı olabilmek için “sen-ben” kavgalarını bir kenara bırakıp kişilerin yerine ilkeleri konuşmaya başlamalıdır. Ulusal ve evrensel “ortak paydalarda” buluşup İtalya'dakine benzer bir seçim ittifakının temelini şimdiden atmalıdır.
Ülke içinde de, eğitimden sağlığa, işsizlikten cari açığa, gelir dağılımı eşitsizliğinden bölgeler arası gelişmişlik farkına kadar pek çok alandaki çarpıklıkların ilacı soldadır.
Türk solu topluma inandırıcı bir gelecek planı sunmak zorundadır. Bunun için de öncelikle, hem kendi içindeki yarışa, hem de sağ iktidarlara karşı günlük taktik savaşlarının ötesine gitmeyen eleştiri politikasına son vermelidir.
Yapılması gereken, farklı sol partilerin İtalya'daki “zeytin dalı” girişiminde olduğu gibi “ortak bir paydada buluşmaları” ve önümüzdeki seçimlerde “ittifak yapacaklarını” ortak bir “Başbakan adayıyla” kamuoyuna açıklamalarıdır. Aynı zamanda, Cumhuriyetin temel ilkelerini savunmak için parlamento dışında da toplumun bütün kesimleriyle, gönüllü kuruluşlarla, sendikalarla, meslek kuruluşlarıyla işbirliği yapılmalıdır.
Cumhuriyetçi, ulusalcı ve sol eğilimli kararsız seçmen çoğunluğunu yeniden kazanmanın en etkili yolu, solun böylesi bir seçim ittifakıdır. Seçimler sonrasında seçilen milletvekilleri kendi partilerine dönseler da, seçimler kazanıldığında “koalisyon” için uygun ortam yaratılmış olacaktır.
Merkez solda seçim ittifakının ötesinde partisel bir bütünleşme olmaz mı?
Soldaki ittifak arayışının, “solu tek çatı altında toplamak” gibi olmayacak bir duayla sulandırılmaması gerekir. “Ben kendi otobüsümüm kaldırdım, binen biner” , yada “uygun adres benim, yeterli param da var” türü yaklaşımlar, hiç kuşku yok ki, oturdukları koltuklara sıkı sıkıya sarılmış bencil ve sığ politikacıların günahı olmaktan öteye bir anlam taşımaz.
Bu politikacılar bilmelidir ki, hırsla sarıldıkları koltukların ülkeye bir hayrı olmayacağı gibi kendilerini kurtarması da söz konusu değildir. İtalya'da yaşanan seçim deneyimi, özellikle Türk merkez solu için örnek olmalıdır.
Nasıl bir örmek?
Önemli olan her partinin ve kesimin, kendi bağımsız varlığını koruyarak bir ortaklığı oluşturmasıdır.
Seçimler bittikten sonra, herkes kendi partisine dönecektir. Ancak, seçimden önce Türkiye için ortak paydası belli bir büyük koalisyonun temeli atılmış olacaktır.
Uluç Gürkan

HERKES İÇİN FIRSAT
HERKESTEN SORUMLULUK
HERKESİN TOPLUMU
 

 

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut facilisis interdum lacus, nec scelerisque magna vehicula et. Pellentesque nec eros mi. Sed ultricies tellus vel odio pellentesque non congue enim auctor. Fusce fermentum, magna non commodo fringilla, purus metus ultrices purus, ut laoreet est neque eu leo. Praesent suscipit diam nec quam luctus sit amet varius leo fermentum. Proin quis dolor nec diam aliquet bibendum et ac felis. Nunc ut ante vulputate mauris vehicula molestie. Praesent malesuada ipsum ac felis iaculis accumsan. Aenean dui sem, facilisis ut fermentum et, dignissim vitae odio. Donec pretium nisl sit amet nulla pharetra vulputate. In pellentesque bibendum consequat. Nullam eros diam, suscipit non rutrum vel, mollis sed augue. Nulla facilisi. Morbi facilisis, nisi at sodales facilisis, purus arcu luctus risus, ut lacinia metus lorem et metus. Cras tempus semper ante. Cras tincidunt euismod venenatis. Aliquam erat volutpat. Suspendisse tempor congue neque a aliquam.

Curabitur at est vel odio aliquam fermentum in vel tortor. Aliquam eget laoreet metus. Quisque auctor dolor fermentum nisi imperdiet vel placerat purus convallis. Fusce et risus eu justo euismod pellentesque. Suspendisse id viverra est. Aenean feugiat tincidunt urna et tristique. Etiam nunc nulla, elementum id dapibus vel, congue vitae purus. Pellentesque blandit enim eu tellus rhoncus id congue velit cursus. Phasellus interdum interdum ipsum, vel pharetra purus congue sed. Cras convallis elementum elementum.

Praesent dolor turpis, sodales mattis facilisis sit amet, commodo eu diam. Curabitur in neque felis, sed eleifend tellus. Nulla facilisi. Suspendisse vel suscipit eros. Vestibulum euismod turpis vel nunc sodales at vestibulum lectus dignissim. Donec quis magna lacus. Donec ultricies scelerisque purus, eu faucibus lorem tempor id. Cras egestas magna id nunc ullamcorper facilisis. In at est id felis lacinia aliquet. In hac habitasse platea dictumst. Donec molestie, eros ac venenatis posuere, erat dolor varius ligula, tempus interdum nisi dui ut sem. Suspendisse a euismod ligula. Fusce vitae erat orci, quis interdum turpis.

Curabitur quis orci non dolor fermentum tincidunt. Mauris quis massa ante, at semper nunc. Mauris in purus id ante gravida fermentum. Etiam hendrerit risus sit amet purus lacinia sollicitudin. Suspendisse mauris sapien, mattis eget accumsan et, suscipit in diam. Vestibulum nec diam et lectus euismod tempor. Quisque gravida luctus orci. Donec ornare, tellus et faucibus eleifend, felis eros fermentum ligula, in dapibus elit tellus a odio. Vivamus in iaculis justo. Cras convallis, sem id luctus fermentum, lacus lectus scelerisque lacus, id rhoncus est purus id ante.

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut facilisis interdum lacus, nec scelerisque magna vehicula et. Pellentesque nec eros mi. Sed ultricies tellus vel odio pellentesque non congue enim auctor. Fusce fermentum, magna non commodo fringilla, purus metus ultrices purus, ut laoreet est neque eu leo. Praesent suscipit diam nec quam luctus sit amet varius leo fermentum. Proin quis dolor nec diam aliquet bibendum et ac felis. Nunc ut ante vulputate mauris vehicula molestie. Praesent malesuada ipsum ac felis iaculis accumsan. Aenean dui sem, facilisis ut fermentum et, dignissim vitae odio. Donec pretium nisl sit amet nulla pharetra vulputate. In pellentesque bibendum consequat. Nullam eros diam, suscipit non rutrum vel, mollis sed augue. Nulla facilisi. Morbi facilisis, nisi at sodales facilisis, purus arcu luctus risus, ut lacinia metus lorem et metus. Cras tempus semper ante. Cras tincidunt euismod venenatis. Aliquam erat volutpat. Suspendisse tempor congue neque a aliquam.

Curabitur at est vel odio aliquam fermentum in vel tortor. Aliquam eget laoreet metus. Quisque auctor dolor fermentum nisi imperdiet vel placerat purus convallis. Fusce et risus eu justo euismod pellentesque. Suspendisse id viverra est. Aenean feugiat tincidunt urna et tristique. Etiam nunc nulla, elementum id dapibus vel, congue vitae purus. Pellentesque blandit enim eu tellus rhoncus id congue velit cursus. Phasellus interdum interdum ipsum, vel pharetra purus congue sed. Cras convallis elementum elementum.

Praesent dolor turpis, sodales mattis facilisis sit amet, commodo eu diam. Curabitur in neque felis, sed eleifend tellus. Nulla facilisi. Suspendisse vel suscipit eros. Vestibulum euismod turpis vel nunc sodales at vestibulum lectus dignissim. Donec quis magna lacus. Donec ultricies scelerisque purus, eu faucibus lorem tempor id. Cras egestas magna id nunc ullamcorper facilisis. In at est id felis lacinia aliquet. In hac habitasse platea dictumst. Donec molestie, eros ac venenatis posuere, erat dolor varius ligula, tempus interdum nisi dui ut sem. Suspendisse a euismod ligula. Fusce vitae erat orci, quis interdum turpis.

Filed in: Media Tags: ,

You might like:

Amazon Sales Up 40% in 2010 Amazon Sales Up 40% in 2010

2 Responses to "Kindle Books Now Outselling Paperbacks at Amazon"

  1. admin says:

    Curabitur quis orci non dolor fermentum tincidunt.

  2. admin says:

    Mauris quis massa ante, at semper nunc.

Leave a Reply

Submit Comment
© 2014 ChannelPro. All rights reserved. XHTML / CSS Valid.
Proudly designed by Theme Junkie.
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol