Dosya 44

BAŞLARKEN ‘KİRAZ MEVSİMİ’NE BURAK ÖZ HAZIRLADI "Paris Komünü‘ne yapılan en güzel atıflardan biridir 'Kiraz Mevsimi' Toplumsal bir özyönetim deneyimi olarak Komün- Fatsa- Alegre üçlüsünü aşacak bir yerel yönetimin sorumluluğuyla karşı karşıya olduğumuzu ve bunun imkansız olmadığını biliyoruz." diyor, Sema Solaklı Başka Bir Yerel Yönetim de Mümkün, adlı Porto Alegre deneyimini anlattığı makalelesini Paris Komünü'ne atfedilimiş bir şiirle bitirirken. Bizde bu düşünceden hareket yola çıktık. 2008 yerel seçimleriyle birlikte sosyalistlerin iş başına geldiği Samandağ, Aknehir, Hasandede, Ağılbaşı gibi yerleri dolaştık. Yurttaşlarla ve yöneticilerle konuştuk. Sorunları, çözüm önerilerini, beklentileri dinledik. Varolan yapıyı inceledik, alternatif belediyeciliğin imkanlarını sorguladık. Belde ve belediyelerdeki kendi haline bırakılmışlık, göz ardı edilmişlik ve 12 Eylül'ün izlerini taşıyan yurttaşların siyasete ilgisizliği bizi üzdü. Ancak yurttaşların yeniliğe açıklığı, değişime olan isteği ve iş başındaki yönetimlerin heyecanı bizleri ümitlendirdi. Samandağ, düzenin unuttuğu Nusayrilerin yerleşim bölgesi Asi Nehri'nin Akdeniz'e döküldüğü deltada konuşlanan Hatay’ın ihmal edilmiş ilçesi Samandağ doğa harikası bir yer. Düzenin gözardı ettiği ama sosyalistlerin sahip çıktığı Samandağ’da yurttaşlarla yerel yönetimden beklentileri ve sorunları üzerine konuştuk Türkiye’nin Suriye sınırında bulunan Samandağ, yemyeşil verimli topraklarıyla, dünyanın ikinci büyük kumsalı sayılan sahiliyle ve tariyle doğa harikası biryer. Ancak 43 bin nüfusa sahip bir şirin ilçe, sola sempati duyan Arap Alevisi (Nusayri) yurttaşların yaşamasından mıdır bilinmez, birkaç ay öncesine kadar ana caddesine dahi asfalt dökülmemiş, yatırım yapılmamış yani gözardı edilmiş bir yerleşim bölge. Düzenin partilerinin kötü yönetimlerine ve gözardı edilmişliğe 2008 yerel seçimlerinde sosyalist bir başkan seçerek cevap veren Samadağ’nın tozlu yollarında gezdik. Halktan yeni yerel yönetim ile alternatif belediyecilik üzerine düşüncelirini öğrendik. İsteklere ve taleplere kulak verdik. Yeni yerel yönetim anlayışı üzerine sohbet ettik. ‘FATSA’NIN TOHUMLARINI ATABİLİRİZ’ Öncelikle Samandağ’da bizi bir dost sıcaklığıyla karşılayan ve evinde misafir eden daha sonra ise gönüllü rehberliğimizi üstlenen konuksever insan ÖDP Hatay eski il başkanı Asaf Gündüz’le seçim başarısı, yönetim anlayışı ve Samandağ’ın sorunları üzerine konuştuk. »Samandağ’da ÖDP nasıl kazandı? Geçmiş yönetimler Samandağ’ı yaşanmayacak bir kent konumuna getirmişti. Danışıklı bir dövüş vardır yani 4 yıl senin 4 yıl benim 4 yıl ben sana vericem 4 yıl sonra ben alıcağım gibi… İnsanlar bunu gördü. Samandağ’da ÖDP’ye ciddi anlamda sempati vardır. Daha önceki seçimlerde de küçük oy farklarıyla kaybetmiştik. Burası Türkiye soluna önemli mesajlar veren bir yerdir. Seçim çalışmaları için gittiğimiz yerlerde hep Fatsayı örnek gösteren konuşmalar yaptık. Halk belediyeciliğini ön planda tuttuk. Ve insanlara hakikaten bu çalışmaları yapacağımıza inandırdık. »Samandağ’da feodal bir yapı var eleştirilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Samandağ’da geniş aileler var, ama feodal bir yapı yok. Akraba olup farklı partilerden belediye meclis üyesi seçilen arkadaşlarımız var. Bunu feodal ilişkiler açısından nasıl değerlendireceğiz? Bu tür eleştiriler solun daha hastalıklarından kurtulmadığının ifadesidir. »Samandağ’da solcuların durumu kafamızı karıştırdı Samandağ ciddi bir sol potansiyele sahip olsa da solcu geçinen insanlar düşündükleri gibi yaşamadıkları için burada solda çok ciddi soru işaretleri yaratıldı. Sosyalist geçinen insanlar DSP’den seçimlere katıldı. Bunu aşmak bayağı zamanımızı aldı. »Bu seçim başarısıyla Samandağ’da bir Fatsa örneği yaşanabilir mi? Fatsa örneği çok farklı bir örnektir. Sol olarak ölü toprağı hâla üzerimizden atmış değiliz. Samandağ’da bu dönem sadece Fatsa’nın tohumlarını atabiliriz. Ciddi sıkıntılarımız var. Teoride bildiğimiz şeylerle pratikte farklılıklar vardır. »Türkiye genelinden partinizden beklentileriniz ne? ÖDP’nin gençleşen çalışmasıyla ilgili çalışmalara Samandağ’da mutlaka ihtiyaç var, 96’da ÖDP’yi kurduğumuzda partinin okul olduğunu söyledik. Tüm Türkiye’den gençler Samandağlı gençlerle çalışmalar yapmalı. Tepki oylarıyla seçim kazanıldı Yusuf Vardar (Çiftçi): Geçen belediyelere göre çok daha iyi bu yönetim. Gelir gelmez, iş yapmaya başladılar. Yoldan çizmelerle önceleri geçemezdiniz, şimdi yollar yaptırıyorlar. Başkan mahalleri, halkı geziyor. Geçende bize geldi, “Para toplayalım aramızda yolları yaptıralım” dedi. Süleyman Gündüz (Emekli memur) Geçmiş dönemlerdeki yolsuzluklara tepki olarak insanlar Özgürlük ve Dayanışma Partisi’ne oy verdiler. Geçmişte sadece halk çocuğuma iş bul gibi taleplerde bulunmuş, altyapı, turizm taleplerinde bulunulmamış. Bir değişim oluyor. Şimdilik iyi gidiyorlar. Adnan Say (Telefon bayii sahibi) Faklı bir belediyenin kazanması yeterli değil. Destek lâzım, insanların duyarlı olması, suyunu vergilerini ödemesi lazım. İktidar zaten akp olduğu için bu belediyeye çok destek olacağını sanmıyorum. Mehmet Somaytaoğlu(Çiftçi) Bu belediye önceki yönetimlere duyulan tepki oylarıyla kazandı. 15 yıldır yapılmayanı 90 günde yaptı. Yolları yaptılar. Kim Samandağ için taş üstüne taş koyarsa yanında olurum. Bu başkan önceki başkanlardan daha iyi çünkü fakir bir aileden geldi. Faruk Kudret(Kaportacı) Seçimlerde oyumu başkana verdim. Partiye değil, insanlığından, dürüstlüğünden şahsa verdim. İlk defa temiz bir yönetim geldi Samandağ’ya, başkanın etrafındakiler yiyici değil. Samandağ’da güzel şeyler olacağına inanıyorum. Mehmet Sakallı (Etüd Merkezi işletiyor): Samandağ’a önceki yönetimler tarafından bir çivi dahi çakılmadı. Bir dönemde dört dörtlük hale getirmek mümkün değil. Bir şeyler yapmaya çalışıyorlar, ama daha çok yeniler. İlk etapta sağlığını tehdit eden unsurlar üzerinde durdular. 4 bin yıllık festival 12 Eylül’de yasaklandı Samandağ’da her yıl geleneksel olarak yaz aylarında birçok sanatçı aydın katılımıyla Samandağ festivali gerçekleştiriliyor. Bu festivalle ilgili olarak festival komitesi başkanı Cem Çapar ve Adil Duran’la konuştuk. »Festival duyduğumuz kadarıyla belediyeden bağımsız olarak bir dernek çatısı altında yapılıyor. Festivali Samandağ’da bulunan sivil toplum örgütleri bir araya gelerek düzenliyor. Kimisi uçurtma şenliği düzenliyor, kimisi, satranç turnuvası, konser, sempozyum buna benzer çalışmalar yapıyor. »Festival ne zaman yapılmaya başlandı? Festivalin tarihi dört bin yıl öncesine kadar uzanıyor. Çok tanrılı dinler döneminde hasadın yapıldığı ve bir sonraki hasad döneminin bereketli geçmesi için bereket tanrısı Temmuz'a kurbanların adandığı zamana dayanıyor. Tek tanrılı dinlere geçişten sonra bile bazı topluluklar çok tanrılı dinler dönemindeki geleneklerini devam ettirdiler. Temmuz Şenlikleri de bunlardan bir tanesidir. Binlerce yıldır insanlarımız her yıl Temmuz’un 14’üne denk düşen tarihte Samandağ sahilinde toplanırp yiyeceklerini kardeş sofrasında sabahlara kadar sohbet eder türküler söylerdi. Ancak 12 Eylül darbesinden sonra uzunca bir süre Temmuz ayında saat 20.00’den sonra kumsala gitmek, Arapça konuşmak bile yasaklandı. Ancak 2001 yılında sol dernek ve sosyalist partilerin girişimyle tekrar festival olarak kutlanmaya başlandı. İnsanlar önceleri şüpheli yaklaştılar. Şimdi artık o kadar sıcak bakıyorlar ki. Artık nasıl bir çalışma olduğunu biliyorlar çünkü. Artık ulusal boyutta tanınan, gelişmiş medeniyetlere beşiklik etmiş coğrafyamızda 4 gün, gece gündüz süren bir festivalimiz var. Ve bu sene 8. sini kutladık. »Neden yapıyorsunuz bu festivali? İnsanların bilinçaltına tüketici hakları ile ilgili bir takım pompalar enjekte ediliyor. Kültürlerini tekdüze etme gibi bir çaba var. İnsanları apolitize etme bu konuda kendisini tekelci görme gibi. Festival kapsamında gelen aydınlar ufkumuzu açıklıyor, çevremizde ve dünyada yaşananları daha doğru kavrayabiliyoruz. »Festival konularını belirlerken nelere dikkat ediyorsunuz. Festivalin konularını belirlerken, günümüz ihtiyaçlarını ve şarlarını görür yerden yaklaşıyoruz. Kültür, sanat, politika, çevre, sağlık konularına değiniyor; Depolitizasyonun, tüketim toplumu oluşturma ve edilgenleştirilme çalışmalarının karşısında durur çabalarımızla politik, sosyal, ekonomik, kültürel alanda çalışmalar yapıyoruz. Halkın çok renkli dayanışma içinde olmasını sağlamak için komiteler kurup çalışmalara başladık. ‘10 yıldır su fatursası vermiyordum başkana güvendim, faturamı ödedim’ Cuma Özal (Oyun parkı işletiyor): »Nasıl bir hizmet bekliyorsunuz? Temizlik, sahil çok pis… Sahile gidin, bütün Akdenize kıyısı olan ülkelerin çöplüklerini burada görebilirsiniz. Sahili birgün temizliyorsun sonra tekrar pisleniyor. Önce çevrenin, denizin temizlenmesi lâzım. » Seçimleri burada neden ÖDP kazandı? Arayış içerisindeyiz. Öncekilerine tepki. Önceki yönetimler belediye adına bir şey yapmadılar ki... »Bu başkanın çalmayacak mı? Daha yeni. Şu an bu başkanının çalmayacağını umuyoruz »Başkana mı oy verdiniz partiye mi? Ben başkanı şahsen tanıyorum. İyi bir insan başka bir partiden de çıksaydı gene oy Mithat Nehir’e oy verecektim. Şu an iyi gidiyor. 10 yıldır su parası vermiyordum, gittim geçende yatırdım. »Kimi belediyeler su parası almıyor Baktım iş yapıyor güvendiğim için verdim. Ben babamdan hatırlıyorum 20 yıl önce gider su faturasını çatır çatır yatırırdı. Samandağ’da yolsuzluğu getirenler eski belediyeler. İnsanları bozan, eski belediyeler. Babam hep öderdi sonra baktılar yolsuzluklar yapılıyor…